Yaşlanma ile birlikte kolajen seviyesinde görülen düşüş sonucu, “peptit” üretilmeye başlanır. (Bknz) Bu da cilde kolajeni kaybettiği ve daha fazla kolajen oluşturması gerektiğine dair bir mesaj gönderir. Peptitler, proteinlerle birlikte çalışarak 23 farklı türden hangi tür kolajenlerin onarıma ihtiyaç duyduğunu bildirir. Peptitler, EGF ve bFGF adı verilen ve ayrıca ikili peptit olarak da adlandırılan iki farklı bileşenden oluşur. EGF (sh-Oligopeptide-1), yani Epidermal Büyüme Faktörü, cildin yenilenmesini sağlamak için epidermis üzerinde çalışır. 20 ve 30'lu yaşlarda oluşan ince çizgiler ve kırışıklıklar üzerinde oldukça etkilidir. EGF aslında vücutta doğal olarak bulunur, ancak 20'li yaşların ortalarından başlayarak hızla azalır. Cildin EGF'sini cilt bakımı ile yenilemek, sadece cildin yenilenmesini hızlandırmak ve cildin dış bariyerini güçlendirmek için değil, aynı zamanda cildin dolgunluğunu sağlamak ve ince çizgilerin hızla iyileşmesini sağlamak için cildin yenilenme döngüsünü düzenler.
bFGF (sh-Polypeptide-1), yani Fibroblast Büyüme Faktörü, ise cildin derinliklerinde, dermis üzerinde çalışır. Sadece UVA ışınlarının neden olduğu cilt hasarlarını iyileştirmekle kalmaz, kolajen, hyaluronik asit, fibronektin ve UVA hasarının azalttığı diğer vücut bileşenlerinin üretimini teşvik etmenin yanı sıra, ince çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünü de iyileştirir. 30'ların ortalarından itibaren yerleşmeye başlayan derin kırışıklıklar üzerinde büyük etkileri vardır.
Yaşlanma karşıtı peptitler, cildi daha dayanıklı kılan yapı taşlarını canlandırmak için kullanılırken, işlevlerini yerine getirmek için gereken maksimum potansiyeli sağlamak için antioksidanlar gibi bazı içeriklerin yardımına ihtiyaçları vardır. Bu bileşenlerin tümü bir cilt bakım ürününde doğru şekilde formüle edildiğinde, çoklu yaşlanma belirtilerine hitap etmek ve harika sonuçlar elde etmek için çok iyi çalışırlar.
Peptit ve antioksidanları formüllerinde barındıran serumlar nemlendiricilerden daha yoğun kıvamda, temel görevleri cilt onarımı olan ve nemlendiriclere kıyasla daha küçük molekül boyutuna sahip olduğu için cildin daha derinlerine nüfuz edebilen cilt bakım ürünleridir. Esanslar ise toniklerden daha yoğun kıvamda, cilde nem takviyesi yapan, cildi bir sonraki ürüne hazırlayan ve cilt onarımı için gerekli vitamin ve antioksidanlarla zenginleştirilmiş özel bakım ürünleridir. Esanslar tonikten sonra, serumlar da esanstan sonra cilde uygulanır.
Ampullerden bahsedecek olursak, ampüller serumlara kıyasla daha konsantre yapıdadırlar ve serumdan sonra uygulandıklarında serumun etkinliğini artırırlar.
Cilt bakım rutininizde 7 adımlı Kore cilt bakımını uyguluyorsanız hem esansları hem de serumları/ampulleri birlikte kullanmanızı tavsiye ederiz.
Comentarios